Yandaş gazeteden ‘süreç’ kulisi: İşte 3 aşamalı silah bırakma planı…
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ile MİT Lideri İbrahim Kalın’ın siyasi partilerle gerçekleştirdiği temaslar, “Terörsüz Türkiye” olarak isimlendirilen sürece dair çerçeveyi netleştirdi.
Terör örgütü PKK’nin yaz ayları boyunca kademeli olarak silah bırakması, Meclis’te kurulacak özel bir komite ve silah bırakanlara yönelik yapılacak yasal düzenlemelerin kapsamı barizleşti.
SİLAHLARI TSK VE MİT YAKACAK
İktidara yakınlığıyla bilinen Sabah’ın haberine göre, süreç kapsamında teröristlerin silahlarını belirlenen noktalarda teslim etmeleri bekleniyor.
Teslim edilen silahlar, Türk Silahlı Kuvvetleri ve MİT nezaretinde kayıt altına alınacak ve sonrasında imha edilmek üzere yakılacak. Bu süreçlere ait manzaralar kamuoyuyla paylaşılmayacak lakin devlet arşivlerinde saklanacak.
ÜÇ EVREDE SİLAH BIRAKMA
Operasyonel paklık ise üç etapta yürütülecek. Birinci etapta terör örgütü PKK’nin Metina, Hakurk ve Haftanin bölgelerinde bulunan alan silahtan temizlenecek. Dağların art yüzeylerinde 500-1000 civarında teröristin yaşadığı mağaralar ve ömür alanları tek tek tespit edilerek, silahsızlandırılacak.
Ardından Gara bölgesi ve etrafındaki 127 köyde silahların toplanması sağlanacak. Son safhada ise Kandil’deki yapılanmalara yönelik adımlar atılacak. Bu süreçte kriterlere uygun olanlar Türkiye’ye dönebilecek, öbürleri Kuzey Irak’taki hayat alanlarında kalmaya devam edecek.
SİLAHLI AKSİYONA KATILMAYANLAR TÜRKİYE’YE GELECEK
Sürece dahil olacak terör örgütü üyeleri için üç temel kriter belirlendi: örgütün kendini feshetmesi, alanda izleme ve kurumsal görüş ve doğrulama. Bu kriterleri karşılayan ve silahlı aksiyonlara katılmamış, daha çok lojistik alanda faaliyet yürütmüş bireyler için geri dönüş ve topluma kazandırma yolları açılacak.
TERÖR ÖRGÜTÜ YÖNETİCİLERİNE NE OLACAK?
Silah bırakma sürecinin birinci kademesinde terör örgütünün üst seviye isimlerinden Bese Hozat da yer aldı. Bu, sürecin ciddiyetine işaret eden kıymetli bir adım olarak bedellendiriliyor. Örgütün üst seviye yöneticilerinin Türkiye’ye dönmeleri planlanmıyor.
Bu isimlerin Irak’ta kalması ya da gelişmelere nazaran üçüncü ülkelere geçmesi gündemde tutuluyor.
