Özgür Özel’den dikkat çeken ‘süreç’ değerlendirmesi: ‘Erdoğan, kendine çıkış yolu arıyor’
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Lideri Özgür Özel, Medyascope’a yaptığı açıklamada, iktidar tarafından “Terörsüz Türkiye” olarak isimlendirilen sürece ait değerlendirmelerde bulundu.
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, süreci “AK Parti, MHP ve DEM Parti’nin birlikte yürüteceklerine” ait açıklamalarını eleştiren Özel, şunları kaydetti:
“Cumhuriyet Halk Partisi içinde bulunduğu çok kuvvetli kurallara, uğradığı baskılara, gördüğü zulümlere karşın tarihî tutarlılığını sürdürüp bu sürece olumlu katkı vermek istediğini tabir ediyor. Hatta bu noktada bütün partiler MHP, DEM Parti, kendini bu süreçten başka tutan partilere hürmet duyuyorum lakin bu sürece katkı sağlamak isteyen bütün partiler bunun bu türlü olması gerektiğini söylerken bir anda Erdoğan ‘Çok değerli açıklamalar yapacak, sürpriz açıklamalar yapacak’ dediler.
Kızılcahamam kampında çıktı, kıymetli açıklama diye ‘Biz MHP, DEM yol yürümeye karar verdik’ dedi ve bunu bir siyasi ittifak üzere lanse etmeye çalıştı. Sonra bütün toplumdan yansılar gelince, DEM Parti’den düzeltmeler gelince bu sefer metinden bunu çıkardılar. Kapanış konuşmasında tekrar misal bir şey dedi. Ancak bu mevzuda önemli itirazlar var.”
“TÜRKİYE’NİN ÇIKARLARI YERİNE AK PARTİ’YE ÇIKIŞ YOLU ARAMAK BU SÜRECE ZİYAN VERİR”
“Biz bu sürece bir çıkar ilişkisi, parti çıkarı değil, ülkenin çıkarları olarak bakıyoruz. Erdoğan ise kendine bir çıkış yolu arıyor” yorumunda bulunan Özel, şöyle devam etti:
“Türkiye’nin çıkarları yerine AK Parti’ye bir çıkış yolu aramak çok menfaatçi bir tavır ve bu hem sürece ziyan verir hem de onun karşısındaki kimse enayi değil. Ne yapmaya çalıştığını herkes gördü. Bizim de yaklaşımımız bu. Türkiye’nin çıkarları yerine AK Parti’ye bir çıkış yolu aramak çok menfaatçi bir tavır ve bu hem sürece ziyan verir hem de onun karşısındaki kimse enayi değil. Ne yapmaya çalıştığını herkes gördü.
Bizim de yaklaşımımız bu. Doğal ki öbür taraftan kimse Erdoğan’ın çizdiği çizgilerin içinde ya da dışında kalmak mecburiyetinde değil. Cumhuriyet Halk Partisi, bir yandan Diyarbakır’da demokrasi konuşulurken, İstanbul’da otokrasiye istek gösterecek değil.”
“BİRÇOK BÜROKRATIMIZ KENT UZLAŞISINDAN İÇERİDE TUTULUYOR”
“Abdullah Öcalan’la müzakerelerin sürdüğü, PKK terör örgütü mensuplarının kiminin yurt içine gelmesi, kiminin diğer ülkelere gitmesi, kiminin siyasete dahil olması üzere seçenekler lisana getirildiği süreçte, CHP’nin bir Kürt belediye meclis üyesi alınıp da ‘Belediye meclislerinde temsilleri sağlandı’ deyip, buradan kent uzlaşısını kriminalleştirenler, hem geçmişte DEM Parti’de siyaset yapmış on kişiyi CHP’nin listelerinden girdikleri için mahpuslarda tutuyorlar hem de iki tane belediye liderimizi mahpusta tutuyorlar. Şişli ve Esenyurt Belediyelerine kayyum atadılar. Bunun yanında da birçok bürokratımız kent uzlaşısından içeride tutuluyor. Bunun da bu süreçte kabul edilebilir bir tarafı yok. Biz bu noktadaki itirazlarımızı lisana getiriyoruz.
Bu işin bir kısmı fakat işin bir başka yanı, Erdoğan kendisine siyasi ittifak arıyor. Biz her şeye karşın sürece olumlu katkı sağlamak istiyoruz. Fakat süreci kökünden sabote eden Erdoğan’ın siyasi yaklaşımları, siyasi ittifak üzere sunmaları… Bir yandan Kürt siyasetiyle müzakereleri sürdürüp, bir yandan da kent uzlaşısından arkadaşlarımızın içeride tutulmasının kabul edilemez olduğunun da altını bir kere daha çiziyoruz.”
ERDOĞAN’A “ANKARA SİYASETİ” YANITI
Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Ankara siyaseti yapın” telaffuzlarına de değinen Özel, şunları söyledi:
“Kelime ortasında zati bunları daima duyuyorsunuz. ‘Ekrem İmamoğlu’nun gerisinden çekilmeliler, mitinglere son vermeliler, Ankara siyaseti yapmalılar’ üzere tabirlerini ortacılar kanalıyla, vakit zaman alternatif kanallardan ulaşıyor. Fakat bu bu türlü resmi kurulmuş bir diyalog kanalı değil. O başka bir şey ancak şunu söyleyelim, biz mitingleri boşuna yapmıyoruz.
Bakın bu mitinglerde emelimiz arkadaşlarımızı yargılanmaktan kurtarmak değil. Biz adil, şeffaf yargılanmak lakin tutuksuz yargılanmak ve milletin verdiği vazifesi yapmaya devam etmelerini sağlamak istiyoruz. Erdoğan hiçbir vakit tutuklanmadı, hiçbir vakit gözaltına alınmadı. Cezası katılaşana kadar Erdoğan’ı kimse ne zorla aldı götürdü ne gözaltında tuttu ne tutuklu tuttu. Biz Erdoğan’a yapılan muamelelerinin bize yapılmasına razıyız.”
