Nursel Ergin kanserle mücadelesini anlattı: ‘Saçlarım gitti, güzelliğim gitti, ama umudum gitmedi’

2007 yılında “Var Mısın Yok Musun” müsabakasıyla ismini duyuran ve uzun müddettir “Gelinim Mutfakta” isimli yemek programını sunan Nursel Ergin, ani bir formda programdan ayrılmıştı.

Uzun müddettir gözlerden uzak olan Ergin’in, 8 ay boyunca göğüs ve rahim kanseri ile çaba ettiği geçen hafta ortaya çıktı.

BU SÜRECE KENDİNİZİ HAZIRLAMANIZ GEREKİYOR

44 yaşındaki Nursel Ergin, toplumsal medya hesabından yaptığı canlı yayında hastalığıyla ilgili merak edilenleri paylaştı.

Ünlü sunucu, “Doktora gittim, muayenede çabucak anlaşıldı ve biyopsi yapılmasına karar verildi. Sonucu beklemek çok berbat bir his. Rahimden sonra ikinci şok göğsümdeki teşhisti. Evvelce tedaviye gereksinimim olmayabilir denmişti lakin sonra 6 seans kemoterapi almam gerektiği ortaya çıktı. Birinci kemoterapiye meditasyon müziği eşliğinde girdim ve bunun beni güzelleştirecek bir şifa olduğunu düşündüm. Kemoterapi bedene inanılmaz şeyler yapıyor, bu şiddetli sürece kendinizi hazırlamanız gerekiyor” dedi.

PSİKOLOJİK OLARAK YIPRATICI BİR DÖNEM

Ergin, kemoterapinin her 21 günde bir uygulandığını belirterek, “İkinci ve üçüncü seanstan sonra vücudunuz sizden çıkıyor. Güzel beslenin ve kendinizi sevmekten vazgeçmeyin. Bu süreçte ruhsal olarak yıprandım, herkesten uzaklaştım, toplumsal medyamı kapattım. Evliliğim de bu süreçte sona erdi. Murat yanımdaydı lakin içsel olarak birtakım şeyleri kabul edemedim. Kızıma ve köpeğime bile tahammül edemediğim vakitler oldu. İşimi bırakmak ise yaptığım en gerçek şeydi” sözlerini kullandı.

KENDİMİ YIPRATARAK BU HASTALIKLARA YAKALANDIM

Yaşadığı zorlukları anlatan Ergin, “Bu hastalıktan ne öğrenmem gerektiğini düşündüm. Saçlarım döküldü, güzelliğimi kaybettim. Şu an 42 kiloyum ve kendime bebek üzere bakmam gereken bir dönemdeyim. Negatif güçten uzak durmak çok kıymetli. Uykusuz ve güç geceler geçirdim, çocukluğumla yüzleştim. Biriktirdiğim hislerin beni hasta ettiğini anladım. Birinci sefer pes ettiğim bir devir yaşadım. Herkesten nefret ettim, hatta kendimden bile… Lakin beni ayağa kaldıran çocukluk fotoğraflarım oldu. O fotoğraflar bana, asıl yalnız ve çaresiz olanın o çocuk olduğunu gösterdi” diye konuştu.

LÜTFEN ÜMİTSİZLİĞE KAPILMAYIN

“Daha evvel sağlığımla ilgili sınanmamıştım. Şükürler olsun, Allah beni daima doğruya yönlendirdi. Saçımı birinci kazıdığımda utandım ancak sonra kabullendim. Kendimi bir bebek üzere gördüm ve ona annelik yapmam gerektiğini düşündüm. Birinci başta diğerlerini suçladım lakin asıl sıkıntı olan kendini sorgulamak. Üç yıl boyunca işe giderken her gün ağladım, evliliğim sarsıldı. Herkesle bağlantılarım bozuldu, yalnızca köpeğim bana güzel geliyordu. Ancak bu sürecin süreksiz olduğunu unutmamalıyız. Hayat motivasyonumuzu yüksek tutmalıyız ve ümitsizliğe kapılmamalıyız” dedi.

ÜNLÜ OLMAM BİR ŞEYLERİ DEĞİŞTİRMİYOR

Ergin, “Hayat bir tane ve herkes kendi yolunu seçiyor. Benim yaptığım da buydu. Geçen şubattan beri tedavi sürecim devam ediyor. Bir tek ben kanser olmadım, milyonlarca insan bu çabayı veriyor. Güç sizin içinizde, bunu anlatmak istiyorum. Ünlü olmam bir şeyi değiştirmiyor. Yalnızca yaşadıklarımı paylaşarak benzeri süreçlerden geçen insanlara takviye olmak istiyorum. Çok üzüldüm, çok ağladım lakin bu bir süreç ve hoş günler de gelecek. Hayatı, insanları çok seviyorum. Umarım dünyada uygunluk ve hoşluk kazanır. Hayat çok hoş, kâfi ki değerini bilelim” diyerek kelamlarını tamamladı.