Kanser tedavisinde yeni dönem: Bireyselleştirilmiş tedavi ve genetik haritalama
Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Ece Esin, genetik haritalama sayesinde kanserli hücrelerin yapısının ayrıntılı bir biçimde incelenerek, hastaya en uygun tedavi tekniğinin belirlenebildiğini aktardı.
Yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Esin, kanserli hücrelerin de başka hücreler üzere bireye özel genetik şifre taşıdığını, bu hücrelerin genetik haritasının çıkarılmasının hastalığın tedavisinde başarıyı arttırdığını kaydetti.
Kanserli hücrelerin genetik haritalamayla incelenmesinin bireye özel tedavilerin geliştirilebilmesi açısından değerli olduğunu belirten Esin, “Hastalığın seyri sırasında uygulanan moleküler genetik testler sayesinde, hangi kemoterapi ilacının hangi hastada daha yararlı olabileceği dahi saptanabiliyor ve hastanın uygulanacak maksada yönelik tedaviden göreceği yararın ortaya çıkarılması mümkün olabiliyor.” sözlerini kullandı.
Esin, genetik testlerin, kanserli hücrelerin hangi tedaviye daha güzel karşılık vereceğini öngörerek tedavinin aktifliğini artırdığını ve hastaları gereksiz tedavi yükünün olumsuz tesirlerinden koruduğunu söz etti.
Esin, bilhassa son yıllarda kanser hücrelerinin çoğalmasını engelleyerek tümör hücrelerinin vefatını hedefleyen ve kamuoyunda “akıllı ilaç” ya da “hedefe yönelik ilaç” olarak bilinen tedavi yollarının, kanser tedavisinde değerli bir yenilik sunduğunu belirtti.
“Bireyselleştirilmiş tedavi sayesinde hastaların kanser dokusu yahut kanında dolaşan tümör DNA’sı incelenerek gayeye yönelik tedavilere uygunluk tespit edilebiliyor.” sözlerini kullanan Esin, şahsa özel tedavi kararı verilmesinde izlenen süreci şu formda aktardı:
Esin, hastaya, bireye özel tedavi seçeneği sunabilmek için kişinin kanser dokusu yahut kanında dolaşan tümör DNA’sının elde edilerek tümörün akıllı ilaçlara uygun olup olmadığının test edildiğini belirterek, maksada yönelik tedavi kararının nasıl verildiğine ait şunları kaydetti:
“Günümüzde moleküler patoloji olarak isimlendirilen hassas gen tahlil yolları ile kanserleşme sürecinde ana rol alan gen bozuklukları saptanmaya çalışılır. Elde edilen sonuçlardan yola çıkarak, günümüze kadar yapılan çalışmalar ve elde var olan maksada yönelik tedavi ilaçları gözden geçirilerek multidisipliner onkoloji takımınca bu durum kıymetlendirilir ve hastaya uygun tedavi seçeneğine karar verilir.”
Bazı moleküler genetik testlerin Türkiye’de dar panel formatında uygulanabildiğini aktaran Esin, geniş panel testlerin ise ekseriyetle Amerika ve Avrupa’daki özel merkezlerde yapıldığını, bu doğrultuda isteyen hastaların kan yahut biyopsi örneklerinin bu merkezlere gönderilerek tedavi planlarının sonuçlara nazaran oluşturulduğunu bildirdi.
Esin, kelam konusu genetik testlerin başta akciğer, göğüs, kalın bağırsak, böbrek ve melanom üzere birçok kanser tipinde uygulanmaya başlandığını, birebir vakitte immünoterapi tedavilerinin aktifliğinin de bu testlerle öngörülebilir hale geldiğini kelamlarına ekledi.
