İzmir’de 2 kişinin elektrik akımına kapılarak ölmesine ilişkin dava 30 Eylül’e ertelendi

İzmir’de 12 Temmuz’daki sağanak yağışta Özge Ceren Deniz ve İnanç Öktemay, elektrik akımına kapılarak hayatlarını kaybetmişti. Olayın akabinde ortalarında İZSU ve GDZ Elektrik AŞ.’den İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan, GDZ Elektrik Dağıtım Genel Müdürü Uğur Yüksel, İZSU evvelki periyot genel müdürü Ali Hıdır Köseoğlu, GDZ Elektrik Dağıtım A.Ş. Metropol Bölge Müdürü Ali Arcan, GDZ Elektrik’te Dağıtım Sistemi İşletme ve Bakım Müdürü Ekrem Yıldırım ve Üretim İşleri Sorumlusu Uzmanı Alper Doğan’ın da bulunduğu toplam 42 kişinin yargılandığı davanın 6.celsesi bugün gerçekleştirildi.

Duruşma salonunda, tutuklu ve tutuksuz sanıklar, avukatları ve mağdur taraf avukatları hazır bulundu.

DURUŞMA GERGİN BAŞLADI

Duruşma öncesinde tutuklu sanık avukatlarının, salonda bulunan müvekilleriyle konuşması gerginliğe neden oldu.

Duruşmanın başlamasıyla birlikte gerginlik yatıştırıldı.

Ek iddianame geldi davaya yeni belge eklendi

Duruşmada, evvelki oturumlarda talep edilen ve GDZ Elektrik A.Ş’nin işin üretiminde çalıştığı taşeron şirketlerden olan Demircan A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Lideri Ahmet Demircan ve işe ait dokümanlarda imzası bulunan şirketin Yönetim Kurulu Üyesi Cenan Demircan hakkında vefata ve yaralamaya neden olma kabahatinden dava açıldığı belirtildi. Dava belgesi mevcut evrak ile birleştirildi ve sanıkların SEGBİS aracılığı ile savunmaları alındı.

BİLİRKİŞİ EK RAPORUNA İTİRAZ

Duruşmada, GDZ A.Ş. ve İZSU avukatları, yeni uzman raporunun İZSU’ya ait rastgele bir kıymetlendirme olmadığı ve taraflı olduğu gerekçesiyle reddini talep ettiler. Birebir talep eksperler için de yapıldı.

DAVAYA MÜDAHİLLİK TALEBİ

Özge Ceren Deniz’in kız kardeşleri, Selin Abi, Begüm Abi SEGBİS aracılığıyla duruşmaya bağlanarak, davaya katılma talebinde bulundular.

AHMET DEMİRCAN: “ÜZERİNDE MÜDAHALE EDİLENE KADAR SAĞLIKLI ÇALIŞTI”

Demircan A. Ş. Yönetim Kurulu Lideri Ahmet Demircan, savunmasında şunları söyledi:

“Bin civarında çalışanımız var. 50’si teknik eleman. Kelam konusu işi 2015 yılında yaptık. Süreksiz ve kesin kabulü yaptık. Yaptığımız tesis 9 yıl mühletle üzerinde müdahale edilene kadar sağlıklı çalıştı.”

CENAN DEMİRCAN: “BİLİRKİŞİ RAPORUNU İNCELEMEK ÜZERE VAKİT TALEP EDİYORUM”

Şirketin Yönetim Kurulu Üyesi Cenan Demircan, savunmasında, “2015 yılında yapılan işlerle ilgili şantiye şeflerimizi görevlendirdik. Biz Ankara’da oturuyoruz, işlerimizi buradan yönetim ediyoruz. Uzman raporunu inceleme fırsatımız olmadı. Yalnızca cürüm ögesi olarak 2.dereceden 3.dereceye düşürüldüğümüzü öğrendik. Bugün itibariyle verilen eksper raporunu incelemek üzere vakit talep ediyorum. 24.03.2025 raporuna itirazımızı yeniliyoruz. İncelemek için vakit istiyorum bununla ilgili yanıt vereceğim. İzmirgaz ve İZSU’dan gelen karşılıkların yansımasını anlayamadım. 113 cm olarak belirtilmiş lakin buradaki doğalgaz derinliği belirtildiği üzere 93-89 cm olarak gözüküyor. Bu emniyet arasını anlayamadım. Teknik takımımız, mütalaa aldığımız teknik grupla birlikte yanıt vereceğiz” dedi.

ERDOĞAN: “SÖZ KONUSU KABLO MONTAJI BENİM İŞE BAŞLAMAMDAN EVVEL YAPILDI”

Duruşmada tabiri alınan Demircan A.Ş.’de şantiye şefi olarak çalışan Tahsin Erdoğan, olaya mevzu işin yapıldığı periyotta şirkette çalışmadığını belirterek, “Ben Demircan A.Ş.’de da şantiye şefi olarak çalıştım. Bu periyotta Gaziemir, Balçova ve Narlıdere’deki işlerle ilgilendim. Çalıştığım periyotta Konak’taki işlerle ilgilenmedim. Kablo montajı var ve bunun yanlışlı olup olmadığı bedellendiriliyor. Kelam konusu kablo montajı benim işe başlamamdan evvel yani 2015’te yapılmış. Hasebiyle benim bu işle ilgili fiili bir sorumluluğum, denetimim ya da çalışmam olmamıştır. Eksper raporunda da teknik istikametten bir kusurum olmadığı belirlenmiştir” diye konuştu.

YAVUZ: “BU PAÇAVRAYA PRESTİJ ETMEYİN”

İZSU’nun mazgal ihalesini alan Argan Mühendislik isimli firmada emekçi olarak çalışan tutuksuz sanık Barış Sevgili’nin avukatı Mustafa Fazilet Yavuz ise “Bu raporun ismi paçavradır. Zira bu paçavra rapor… Her şeyi değiştiren evrakı bir okuyalım. Mahkemenizin bu evrakı o bireylere gönderdiğinden bile emin değilim. Bu beyana nazaran, bu raporun seyrinin büsbütün değişeceği manasına mı geliyor? Lakin bir şeyi unutıyorlar. Burada kimi şahısların dereceleri değişirken Yavuz Üner’inki değişmemiş. İlişkiyi sağlayan o. Onu ikinci derecede bırakmışlar. Burada çok önemli bir hata işlenmiş. Sayın hakim sizden rica ediyorum. Bu paçavraya prestij etmeyin” sözlerini kullandı.

DURUŞMADA ‘ONARIM’ ÇIKMAZI

Önceki duruşmalarda, GDZ Elektrik firmasında arıza tamirat işçisi tutuklu sanık Fırat Akbay ile birebir firmada arıza tamirat ustası olarak vazife yapan Mesut Türkan olaya bahis kabloya dokunan son bireyler olduğu gündeme gelmişti. Bugün görülen duruşmada mevzu yine gündeme gelirken Mesut Türkan, o gün arızayı onaramadıklarını, bu durumu GDZ Eyyaş Arıza Ünitesinde misyonlu Yavuz Üner’e bildirdiklerini Üner’in ise öbür bir takım göndereceğini beyan ettiğini söyledi. Türkan, “Oradaki tamirat 8-10 saat sürecekti. Sonrasında bizi diğer bir adresteki arızayı onarmaya gönderdiler” dedi.

Öte yandan Argan Mühendislik’te şantiye şefi olarak çalışan Doğan Kılıç müdafii Muhammet Demir, mevzuya ait, “Geçen duruşmada Fırat ‘vicdanım rahat’ dedi. Vicdanının rahat etmesini istiyorsa 9 Ocak’ta ne konuştuklarını açıklasınlar. Yavuz şu anda sıhhat meseleleriyle da olsa dışarıda. Yavuz dışarıda ve alakası olmayan şahıslar içeride” dedi.

AKBAY: “KABLONUN YÜZEYDE OLDUĞUNU VE DAHA GENİŞ ÇAPLI BİR DÜZELTME YAPILMASI GEREKTİĞİNİ BİLDİRDİK”

Savunma yapan Fırat Akbay, şunları söyledi:

“Ben insanlara iftira atmaktan korkarım. Ben önemli manada hatırlamıyorum. Net olmadığım bir mevzuyu lisana getirmezdim. Ben aradığımı ve bildirdiğimi çok yeterli hatırlıyorum. Farklı birkaç fotoğraf çektiğimi çok âlâ hatırlıyorum. Ben üstüme düşeni önemli manada tüm vicdani sorumluluğunu alarak yaptım. Ben o gün orada insani bir emelle durdum, iş için durmadım. Bana ilişkin olmayan bir işi yüklendim ve yaptım. Neden müdahale etmedin deniliyor. Bir kardiyologla ortopedist ortasında fark vardır. Ben ortopedisyenim. Oranın acil gereksinimlerini gideririm. Orada yapılmasını gerekeni kardiyolağa bildiririm. Benim vicdanım rahat, gözlerinizin içine bakabiliyorum. Kablonun yüzeyde olduğunu ve düzeltmek için daha geniş çaplı bir düzeltme yapılması gerektiğini bildirdik Yavuz’a.”

ÇAVGA: “ÖLMEDİĞİM İÇİN ÖZÜR DİLERİM”

Daha evvel şahit olarak beyan veren Ersin Eren Çavga, davaya katılmak istediğini ve şikayetçi olduğunu söyledi. Suya dokunmasının akabinde çarpılan Çavga, “İZSU mazgal çalışması yapana kadar burası düzelmişti. 9 Ocak’a kadar burası yanmaktaydı, gelen takım buraya geldi ve derme çatma bir çalışma yaptı. Ben orada esnafım, buradaki tehlikeye karşı herkesi uyardım. Ölmediğim için özür dilerim. Ben orada denetim etme amacıyla değil… İki tane insan orada ölüyordu. Erkek şahıs… Ailesinden çok özür diliyorum lakin can çekişiyordu. Ben onu kurtarmaya çalıştım. Ben ömrümde birinci defa hissettiğim bir darbeyle savruldum. Ben oraya elektrik akımı olduğunu bilerek gitmedim. Ben orada onlarca kişinin hayatını kurtardım. Onlarca insan orada ölecekti, o vakit ‘Vicdanım rahat’ diyebilecek miydiniz? Keşke kurumlar işlerini düzgün yapsaydı. İki insan öldü ve ben yaralandım. Kurumlar işini yapmadığı için. Mafyatik beşerler görüntü diye kapıma üşüştü. Ben memleketime kaçtım. Daha sonra avukatımın yönlendirmesiyle davaya müdahil oldum. Ben orada elektrik olduğunu bilemezdim. Tekraren kere şikayet edilen bir yerde elektriğin suda olduğunu bilemezdim.”

SAVCI MÜTALAASINI AÇIKLADI

Duruşmada mütalaasını okuyan dava savcısı, Çavga’nın davaya katılma talebinin kabulü, ekli eksper raporuyla alakalı sanık müdafiilerinin itirazlarının ve celse ortasında gelecek itirazların Cumhuriyet Başsavcılığı’na bildirim edilmesini ve olayın vahameti göz önünde bulundurularak tutuklu sanıkların tutukluluklarının devamını talep etti.

ARA KARAR AÇIKLANDI

Savcının mütalaasını okumasının akabinde mahkeme, sanıkların ve müdafiilerinin mütalaaya ait beyanlarını aldı. Beyanlar sonrası mahkemeye orta verilirken orta sonrasında mahkeme hakimi, orta kararı açıkladı.

Duruşmada, tutukluların tutukluluk hallerinin devamına, uzman reddi talebinin reddine, uzmanların duruşmaya gelmesi talebinin reddine, daha evvel şahit olarak söz veren ve olayda yaralanan Çavga’nın ve Özge Ceren Deniz’in kız kardeşlerinin davaya müdahilliklerinin kabulüne karar verildi.

Duruşma, 30 Eylül tarihine ertelendi.

DENİZ’İN AVUKATINDAN BİLGİLENDİRME

Duruşma sonrasında Deniz’in ailesinin avukatı Ayşe Sarıçiçek ve Deniz’in babası Ahmet Abi, açıklama yaptı.

Duruşmaya ait bilgi veren Sarıçiçek, şunları söyledi:

“Sabah ek uzman raporu belgeye geldi. Lakin sabah geldiği için inceleme fırsatımız olmadı. O yüzden ek uzman raporunu ayrıntılı inceleyip varsa itirazlarımız, itirazda bulunacağız. İZBB’de misyon yapan altı memur hakkında belge ayrılmıştı müsaade için. O isimler hakkında valilikçe soruşturma müsaadesi verildi. Duruşmamız 30 Eylül tarihine ertelendi. Özge’nin iki kız kardeşi davaya dahil oldular. Ailesi olarak davayı takip ediyoruz. Sonuna kadar da davamızın takipçisiyiz.”

Özge Ceren Deniz’in babası Ahmet Abi ise “Kamu vicdanını rahatlatacak bir karar çıkacağına inanıyorum. Adalete itimadımız tamdır” dedi. İzmir’de 2 kişinin elektrik akımına kapılarak vefatına ait dava 30 Eylül’e ertelendi