Ender Yorgancılar: ‘Sanayiciye yeni mevzuatlarla baskı yapmanın zamanı değil’
İstanbul Sanayi Odası’nın açıkladığı PMI endeksine ait değerlendirmelerde bulunan Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Lideri Seçkin Yorgancılar, EBSO Temmuz ayı Meclis Toplantısı’nda, endüstrinin genel görünümüne ait bir tablo çizdiğini hatırlatarak “GSYİH içinde imalat endüstrinin azalan hissesini tekrar artırmak için gereken adımların atılması ve kan kaybeden endüstrimizin, rekabet gücü azalan sanayicimizin gerçek durumunun görülmesi gerekmektedir. Bugün gerçek dal, kapasite düşüklüğünden, kar gerilemesine; siparişlerin azalmasından her kalemde maliyet artışına kadar faaliyetlerini sürdürmekle ilgili çok önemli baskı altındadır. Daha derin kayıp vermeden tedbir alınması gerekiyor” dedi.
Bugün İstanbul Sanayi Odası tarafından açıklanan PMI endeksinin de, tüm telaşları haklı çıkardığını vurgulayan Yorgancılar “Son 3 aydır üst üste azalan ve geçen yılın Ekim ayından bu yana en düşük data olan 45,9 ile Temmuz ayında, tüm kesimlerimiz 50 barajının altında kalmıştır. Ege Bölgesi Sanayi Odası olarak, yılda iki kere yapmış olduğumuz Ekonomik Kıymetlendirme Anketinde de, 2025 yılı birinci yarısında firmaların yüzde 68’i üretimlerinin azaldığını belirtmişti. Bu da, PMI verisi ile büsbütün örtüşmüştür” diye konuştu.
“BASKI YAPMANIN VAKTİ DEĞİL”
Ülkemizin dört bir tarafından sanayicilerin yüksek sesle lisana getirdiği badirelerin, açıklanan bu dataların dikkate alınmasını istediklerini belirten Yorgancılar “Bugün artık sanayiciye ek vergiler, yeni artırımlar, yeni mevzuatlarla baskı yapmanın vakti değil. Bugün, O gün değil. Bugün endüstrimizin kayıplarını giderme ve ardından sanayimizi yeni dünya koşullarına hazırlama vaktidir. Unutmayalım ki, her fabrika bir kaledir. Ve her bir kale, gerek yurt içi gerekse yurtdışı olumsuz şartların birleşmesi ile büyük yara almış, almaya da devam etmektedir” sözünü kullandı.
Dezenflasyon sürecinde, büyük fedakarlıklarla ve sabırla programı desteklediklerini hatırlatan Lider Yorgancılar “Ancak enflasyondaki gerileme yavaş seyrettikçe, finansmana ulaşamadıkça KOBİ’lerimiz ve emek ağır bölümler başta olmak üzere kayıplarımız giderek ağırlaşmıştır. Unutmayalım ki, üreten, istihdam sağlayan, yaptığı ihracat ile döviz kazandıran gerçek bölümümüzün kaybı yalnızca tek başına bir patronun kaybı değildir. Bulunduğu kentin, ülkenin, çalışanlarının ve ailelerinin de kaybıdır. O nedenle geldiğimiz bu noktada, gerekli istişare ortamlarında birçok defa iletilen taleplerimizin acilen dikkate alınmasını, sunulan tekliflerin somut bir halde hayata geçirilmesini zarurî görüyorum. Aksi takdirde, ülkemize maliyeti çok daha fazla olacaktır” dedi.
