AYM Başkanı Özkaya; AYM’nin kuruluş yıldönümü konuşmasında Kuran’a gönderme yaptı: ‘Defterler dürünecek, hesabı bizlerden sorulacak’
Anayasa Mahkemesi Başkanı Kadir Özkaya; AYM’nin 63’üncü kuruluş yıldönümü merasiminde yaptığı konuşmada; Kuran’ın Lokman Müddeti 16’ıncı Ayeti’ne değinerek; “Bir gün kesinlikle mizan kurulacak, bütün defterler dürülecek, hesabı bizlerden sorulacak” dedi.
Özkaya’nın konuşmasına ait değerlendirmelerede bulunan eski AYM Raportörü Ali İstek Aydın; “Laik hukuk devletinde; dinî hiçbir gönderme ne hukukun ne de yargının konusu olabilir” dedi. Anayasa hukukçusu Prof. Dr. Şule Özsoy Boyunsuz ise Özkaya’nın tabirlerinin mevcut gidişata bir tenkit taşıdığını da vurgulayarak; “Gidişattan rahatsızlık oldukları o kadar aşikâr ki, kendi üslubuyla ikazda bulunmuş” sözlerini kullandı.
Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) kuruluşunun 63’üncü kuruluş yıldönümü nedeniyle dün İstanbul Dolmabahçe Sarayı’nda merasim düzenlendi. Merasime; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, yüksek yargı organı liderleri, üyeleri, yurt dışından çok sayıda davetli katıldı. Dolmabahçe Sarayı’na gelişinde Erdoğan’ı, AYM Başkanı Kadir Özkaya karşıladı.
‘HAKİM VE SAVCILAR AKLI VE BİLİMİ BAŞAT POZİSYONDA TUTMALI’
Törende konuşan AYM Başkanı Özkaya, topluma ilişkin ortak kimliği oluşturan unsur ve pahaların en değerli garantisi bağımsız ve tarafsız bir yargının varlığı olduğunu vurgulayan Özkaya, “Hakkın ayakta tutulması ve adaletin sağlanması bakımından en değerli sorumluluk yargısal faaliyetlerin baş aktörleri olan hakim ve savcılara aittir. Hasebiyle tüm hakim ve savcılar iç dünyalarındaki öznel his ve fikirleri de dâhil olmak üzere rastgele bir dışsal tesir altında kalmadan, çekinmeden, tasa duymadan, tarafsız bir tavırla müspet hukuk sisteminin öngördüğü çerçeve içinde özgürce karar vermelidirler. Aklı ve bilimi ebediyen başat bir pozisyonda tutmalıdırlar” dedi.
KURAN AYETİNDEN ALINTI YAPTI
Hukukun sağlanması için hakim ve savcıların aklı ve bilimi başat bir pozisyonda tavırlarını vurgulayan Özkaya, konuşmasında Kuran’dan alıntısı yapması ise dikkat çekti. Konuşmasında Kuran’ın Lokman Suresi’nin 16’ıncı ayetine gönderme yapan Özkaya; şu tabirleri kullandı:
“Bu bağlamda kutsal kitabımız Kuranı Kerim’in, kimseyi en küçük bir haksızlığa uğratmayacak, hardal tanesi yükünde düzgün ya da makûs kolay bir şey bile olsa yapılanları dosdoğru tartacak olan hassas terazilerin bir gün kesinlikle kurulacağını, bugün her şeyi ve herkesi sorguya çekerek adalet dağıtmaya çalışan ve süreksiz olan bizlere de sıranın geleceğini, bizlerin de bir gün kesinlikle sorguya çekileceğimizi söylediğini, tıpkı yahut emsal kuralların öteki Kutsal Kitaplarda da yer aldığını da belirtmem gerektiğini düşünüyorum. Münasebetiyle bir gün kesinlikle mizan kurulacak, bütün defterler dürülecek, hesabı bizlerden sorulacak. Hal bu türlü olunca o günler gelmeden bugünün değerini bilelim, uygulamada adalet ve hukuk devleti unsuruna ait kazanımlarımızı titizlikle koruma etmeye çalışalım.”
‘NE HUKUKUN NE DE YARGININ KONUSU’
Özkaya’nın açıklamasını pahalandıran eski AYM Raportörü Ali İstek Aydın; “Doğru devlet idaresinde bilim ve aklı öne çıkaran yaklaşımlar gerekir. Dinî yaklaşımların devriye sokulması bir yanda çelişki olarak karşımıza çıkıyor, öteki yandan da Osmanlı Devleti’nin son periyotlarında karşımıza çıkan ikili hukuk ve ikili yargılama üzere uygulamaları anımsatıyor. Bilhassa 2012’den sonra karşımıza çıkan bugünkü durumun da bir özeti olarak bu konuşmlarala karşı karşıyayız. Laik hukuk devletinde; dinî hiçbir gönderme ne hukukun ne de yargının konusu olabilir” dedi.
‘GİDİŞATTAN RAHATSIZ DEMEK Kİ’
Anayasa hukukçusu Prof. Dr. Şule Özsoy Boyunsuz ise Özkayan’nın konuşmasında politik bir tenkit olabileceğini de vurgulayarak; “Anayasa Mahkemesi bu gidişattan rahatsız demek ki. Zira kararları uzun müddettir uygulanmıyor. Bu gidişattan rahatsızlık oldukları o kadar belirli ki, Allah’tan korkun demiş. Anladığım kadarıyla; o kadar büyük hukuksuzluklar yaşanıyor ki, kendi üslubuyla ikazda bulunmuş. Vicdana, ahlaka karşıt şeyler olduğunu düşünüyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasa Mahkemesi Başakanı’ndan Kuran’a gönderme yapması beklenemez; lakin muhafazakâr savcı kümesinden gelen bir isim olduğu için Özkaya bu üslupla ikazda bulunduğunu anlıyoruz” tabirlerini kullandı.
