Çeşme’de ‘ballı takas’: Kamu zararı belgelendi

Malatya Yeşilyurt’taki 187 dükkanın rezerv yapı alanı ilan edilerek ortalarında Çeşme’nin de bulunduğu Türkiye’nin beğenilen yerlerindeki Hazine’ye ilişkin 15 taşınmazla takasında ikinci perde. Dükkanlara karşılık olarak verilecek turizm merkezlerindeki Hazine taşınmazlarının pahasının düşük belirlendiği, Özelleştirme Yönetimi Başkanlığı’nın ihalesi ile ortaya çıktı. TBMM Plan ve Bütçe Kurulu üyesi, CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, yalnızca tek bir yerde en az 500 milyon liralık ziyan olduğuna dikkat çekti.

İş-Kaya İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ’nin Malatya Yeşilyurt’taki Malatya Büyükşehir Belediyesi’ne ilişkin alanda kayısı ticaret merkezi ve buğday pazarı yaptığını belirten Bakırlıoğlu, şirketin alanda çok sayıda dükkan da inşaa ettiğini söyledi. Bakırlıoğlu, daha sona dükkanların belediye ile paylaşıldığını, 187 dükkanın İş-Kaya’ya kaldığını bildirdi. Lakin şirketin bu dükkanları satamadığını savunan Bakırlıoğlu, sonrasında bu alanın rezerv alanı ilan edildiğine dikkat çekti.

Bakırlıoğlu’nun açıklamasına nazaran, Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Kentsel Dönüşüm Başkanlığı Taşınmaz ve Kaynak Geliştirme Genel Müdürlüğü, Malatya Yeşilyurt’taki 187 dükkanı rezerv yapı alanı ilan ederken, İzmir Çeşme’nin de ortalarında bulunduğu beğenilen yerlerdeki toplam 15 taşınmazla “trampa” yaptı. CHP’li Bakırlıoğlu, bu dükkanların İş-Kaya’ya ilişkin olduğunu söyledi. Bakırlıoğlu, şirketin DSİ, Türk Telekom, TKİ, ASKİ, Limak, karayolları, İskenderun Demir ve Çelik’in de ortalarında bulunduğu yerlerle iş yaptığını belirtti.

DEĞER TESPİTİ YAPILDI

TOKİ’ye ilişkin GEDAŞ (Gayrimenkul Değerleme A.Ş.) tarafından hazırlanan rapora nazaran 187 dükkan için 1 milyar 990 milyon 324 bin 750 TL bedel biçildi. Takasa husus olan 324 bin 931 metrekare büyüklüğündeki 15 taşınmazın bedeli ise 2 milyar 55 milyon 382 bin 332 TL olarak belirlendi. Ortadaki 65 milyon 57 bin 581 TL’lik fark ise şirket tarafından ödenecek.

‘DÜŞÜK BEDEL’ İHALEYLE ORTAYA ÇIKTI

Trampaya bahis topraklar için ne kadar düşük bedel gösterildiği Özelleştirme Yönetimi Başkanlığı’nın ihalesi ile ortaya çıktı. CHP’li Bakırlıoğlu, Çeşme’deki “ballı takas” skandalına dair yeni bilgiler açıkladı. Geçtiğimiz günlerde Çeşme 16 Eylül Mahallesi’nde trampaya husus edilen bir arazinin çabucak yakınındaki diğer bir kamu taşınmazının Özelleştirme Yönetimi tarafından açık artırma yoluyla satışa çıkarıldığına dikkat çeken Bakırlıoğlu, şunları söyledi:

“Malatya’daki dükkan karşılığında trampaya dahil edilen Çeşme 16 Eylül Mahallesi’ndeki 13 bin metrekarelik toprağa GEDAŞ tarafından 404 milyon 271 bin lira bedel biçilmişti. Lakin bu arazinin çok yakınındaki 4 bin metrekarelik kamu toprağına Özelleştirme İdaresi’nin kesin pazarlık görüşmeleri sonucunda 331 milyon lira teklif verildiği ortaya çıktı. Böylelikle Malatya’daki ‘ballı takasta’ tek bir yerdeki en az 500 milyon liralık ziyan belgelenmiş oldu. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını, kamunun bedelli yerlerini yok değerine peşkeş çektiler. Bu takasla yurttaşın cebinden çalınan her kuruşun sonuna kadar takipçisi olacağım.”

‘AKIL ALIR ÜZERE DEĞİL’

Bakırlıoğlu, emlakın metrekare fiyatı ortasındaki uçuruma dikkat çekerek, şöyle devam etti:

“Bu taşınmazın çok yakınında, ‘ballı takasa’ mevzu olan 13 bin metrekarelik 7920 ada 1 parsel taşınmaza GEDAŞ tarafından 404 milyon 271 bin lira bedel biçilmişti. Lakin Özelleştirme İdaresi’nin internet sitesinden duyurulan açık artırmada, yeniden tıpkı bölgede yer alan 4 bin metrekarelik 7929 ada 1 parsel taşınmaz için en yüksek teklif 331 milyon lira oldu. Hesaplamalarımıza nazaran trampaya husus edilen arazinin metrekaresi 31 bin liraya, açık artırmayla satılan arazinin metrekaresi ise 81 bin liraya tekabül ediyor. Akıl alır üzere değil. Nasıl bu türlü bir fark ortaya çıkabilir? Birebir mahallede bir birine emsal iki Hazine toprağının kıymeti ortasında metrekarede 50 bin TL’lik fark var. Şayet trampa yeri gerçek bedeli üzerinden hesaplanmış olsaydı, ortaya 1 milyar 56 milyon liralık bir sayı çıkacaktı. Denize yakınlık nedeniyle yüzde 10-15’lik bir bedel farkı olduğunu hesaba katsak dahi en az 500 milyon liralık kamu ziyanının kelam konusu olduğu açıkça ortadadır. Tek bir arsa üzerinden ortaya çıkan bu tablo bile, nasıl büyük bir peşkeşin döndüğünü gözler önüne sermektedir.”

‘DERHAL SORUŞTURMA AÇILMALI’

Bakırlıoğlu, kamu ziyanına yol açan sorumluların derhal yargı önüne çıkarılması gerektiğini vurguladı. Bu değerlemeyi yapan, onaylayan tüm kamu çalışanları ile ilgili soruşturma açılması için geçtiğimiz günlerde savcılığa cürüm duyurusunda bulunduğunu anımsatan Bakırlıoğlu,
“Bu ‘ballı takasın’ sorumlularının vazifesi berbata kullanmaktan yargılanmaları gerekmektedir. Özelleştirme İdaresi’nin yaptığı bu ihale ile aslında ‘usulsüz trampayı’ kendi elleriyle ifşa etmiş oldular. Geçtiğimiz haftalarda bu açık artırmayla ilgili bedelleri kurumdan şahsen kendim talep etmeme karşın benimle paylaşmadılar. Neden paylaşmadıkları artık çok net ortaya çıktı. Bu ülkenin milyonlarca yurttaşı açlık hududunda yaşarken, ne iktidarın ne yandaşlarının gözü doymuyor.”

‘GERÇEK ORTADA’

Eleştirilerini sürdüren Bakırlıoğlu, şöyle devam etti:

“AKP iktidarı her fırsatta ‘kamunun malını koruduklarını’ söylüyor fakat gerçek ortada. Bir yanda milyonlarca emekli 16 bin lira aylıkla ömür gayreti verirken, bir yanda milyonlarca genç iş bulamazken, öteki yanda kamu toprakları yandaşlara adeta yok fiyatına hibe ediliyor. Bu, yalnızca bir yerin öyküsü değil; Türkiye’nin dört bir yanında misal formda peşkeş çekilen, pahasının çok altında devredilen binlerce taşınmaz var. Bu ‘ballı takasta’ ortaya çıkan milyarlarca liralık kayıp aslında tüm Türkiye’deki büyük rant tertibinin küçük bir örneğidir. ‘Ballı takası’ yapanlar cürüm üstü yakalandılar.”

‘HESAP SORACAĞIZ’

Bakırlıoğlu, sorumluların takipçisi olacaklarını belirterek, hesap soracaklarını söyledi. “Birileri yandaş şirketleri güçlü etsin diye milletin geleceği ipotek altına alınıyor” diyen Bakırlıoğlu, “Kamunun malını yağmalayanlardan hesap soracağız. Buna müsaade vermeyeceğiz. Bu yağma nizamını teşhir etmeye, her bir kuruşun hesabını sormaya devam edeceğiz. Hem Meclis’te hem de yargıda bu işin peşini bırakmayacağız” dedi.