Ordu’da tarihi gemi Rüsumat-4’e saygısızca maket: Figürlerde şartnameye uyulmadı
CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, AKP’li Mehmet Hilmi Güler idaresindeki Ordu Büyükşehir Belediyesi’nin misyondaki başarısızlıklarını ortaya çıkarmaya devam ediyor. Adıgüzel’in Cumhuriyet’e anlattığı ayrıntılara nazaran, Kurtuluş Savaşı’nda değerli yer tutan, kıymetli bir tarihi öğe olan Rüsumat-4 Gemisi için açık hava müzesi olarak yapılan modelde şartnameye uyulmadı. Geminin maketinin önünde bulunan insan figürleri, yani Rüsumat-4 işçisinin maketleri yapılması gereken materyalle yapılmadı.
VİTRİN MODELİ KULLANDILAR!
Şartnameye nazaran yoluna uygun yapılmayan figürlerin, modelaj tekniğine uygun, kaliteli polyester materyalden yapılması ve en az 0,5 yahut 1 santimetre kalınlığında olması gerekiyordu. Tüm bu kurallara rağmen belediye, kelam konusu figürleri “vitrin mankeni” kullanarak yaptı. Vitrin modellerine, ‘bit pazarından’ alınan eski kıyafetler giydirildi ve polyesterle boyandı. Adıgüzel, kelam konusu müzeye girerek modelleri inceledi. Ortaya çıkan imajlar ışığında, figürlerin kalitesiz materyallerden özensiz bir biçimde yapıldığı anlaşıldı.
‘İKTİDAR GÖRMEZDEN GELİYOR’
Konuya ait Cumhuriyet’e konuşan Adıgüzel, “Rüsumat-4 Kurtuluş Savaşımızın Kahraman karabatağı… Dünya savaş tarihinde battıktan sonra tekrar yüzdürülerek savaşa devam etmiş tek savaş gemisi… Kahramanlarımızın anısına ve bu kültürel hazineye ihanet ettiler” dedi. Adıgüzel, iktidara ise “İstanbul’da Ekrem İmamoğlu bir cami ziyaretinde eli artta olduğu için soruşturma başlatanlar, Ordu Büyükşehir Belediyesi hem cami inşaatından materyal çalarak hem bu anıt inşaatında materyal çalarak hem ulusal hem de dini kıymetlere ihanet ederken görmezden geliyor” yansısını gösterdi.
‘GAZİ GEMİ KAHRAMAN KARABATAK’
CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, Rüsumat-4 gemisinin tarihini özetle şu cümlelerle açıkladı:
“Kurtuluş Savaşı’mızın gazi gemilerinden birisidir. Buna kahraman karabatak diyoruz biz. Zira dünyada batırılıp da tekrar yüzdürülen tek nakliye gemisidir. Bu bizim 4 gemimizden birisidir. Bir gün Ordu Sahili’ndeyken, Yunan ve İngiliz gemilerine yakalanıyor. Çabucak karaya oturtuluyor, içindeki materyaller süratlice boşaltılarak konutlara saklanıyor. Sonra da tabanından vanalar açılarak batırtılıyor. Güvertesine de gaz yağı dökülerek yangın çıkartılıyor. Uzaktan gören gemiler battığını sanıyor. Ordu’ya birkaç top atıp gidiyorlar. Sonra geminin içerisindeki suyu boşaltıyorlar, fındık yağıyla yağlıyorlar, kabuğunu da yakıt olarak kullanıp yüzdürüyorlar. Bir iki yıl daha çalışıyor. Sonra Yunanlılar tarafından Espiye’de batırılıyor. Geminin enkazı üzerine de Karadeniz Kıyı Otoyolu yapıldı.”
