Uzmanı açıkladı: Ağız kokusunun altında bu neden yatıyor olabilir!
En yaygın nedenin yetersiz ağız hijyeni olduğunu belirten Ağız ve Diş Sıhhati Uzmanı Dt. Gamze Akdereli, tertipli diş fırçalama, diş ipi kullanımı ve lisan temizliğinin ihmal edilmesinin bakterilerin çoğalmasına ve makus koku oluşumuna yol açtığını söz etti.
Akdereli, diş eti hastalıkları, diş taşı birikimi, tedavi edilmemiş çürükler ve uyumsuz dolguların da ağız kokusunu artıran başka en önemli nedenler ortasında yer aldığını söz etti.
BESLENME ALIŞKANLIKLARI DA TESİRLİ OLUYOR
Soğan, sarımsak üzere keskin kokulu besinlerin ağızda kalıcı kokulara neden olabileceğini belirten Dt. A.Gamze Akdereli, bu çeşit yiyeceklerin akabinde kesinlikle ağız paklığına ihtimam gösterilmesi gerektiğini söyledi. Ayrıyeten, yetersiz su tüketimi ve ağız kuruluğu da ağız kokusunu tetikleyen etmenler ortasında bulunuyor.
Ağız kokusunun sırf ağız içinden kaynaklanmayabileceğine dikkat çeken Dt. Akdereli, “Diyabet, karaciğer ve böbrek yetmezliği, sindirim sistemi hastalıkları, sinüzit ve bademcik enfeksiyonları üzere birçok sistemik rahatsızlık da bu sıkıntıya neden olabilir. Bu nedenle uzun müddettir devam eden ağız kokusu şikayetlerinde kesinlikle altta yatan öbür bir hastalık olup olmadığı araştırılmalıdır” dedi.
AÇLIK VE DİYET PERİYOTLARINDA DAHA SIK GÖRÜLÜYOR
Uzun periyodik açlık, oruç ya da ketojenik diyet uygulamalarında da ağız kokusu oluşabildiğini belirten Dt. Akdereli, “Bu durumlarda beden yağ ve proteinleri yakarak keton üretir. Ketonların neden olduğu nefes kokusu ise ekseriyetle daha keskindir” diye konuştu.
Ağız kokusunun tedavi edilebilir bir durum olduğunun altını çizen Dt. Akdereli, öncelikle ağız içi muayene ile çürük, diş eti hastalıkları yahut diş taşı üzere nedenlerin ortadan kaldırılması gerektiğini söz ederken gerekli durumlarda diş taşı paklığı, çürük tedavisi yahut uyumsuz protezlerin yenilenmesiyle ağız kokusunun giderilebileceğini de söyledi.
KORUYUCU TEDBİRLER ETKİLİ
Koruyucu alışkanlıkların da büyük ehemmiyet taşıdığını vurgulayan Dt. Akdereli, “Günde en az iki kere diş fırçalama, diş ipi ve lisan paklığı, bol su tüketimi, şekersiz sakız kullanımı ve ağız gargaraları ile destekleyici bakım yapılması gerekir. Ayrıyeten tertipli diş tabibi denetimleri ile bu sorun erkenden fark edilip denetim altına alınabilir” dedi.
Ağız kokusunun yalnızca kozmetik değil, medikal bir bahis olduğunu belirten Dt. Akdereli, “Ağızdan gelen berbat kokular, bedendeki öbür bir sıhhat meselesinin belirtisi olabilir. Bu nedenle hafife alınmamalı, kesinlikle uzman dayanağı alınmalıdır” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
