Bilim bu sırrı ortaya çıkardı: Çıplak ayak dolaşanlar daha mı sağlıklı?
Doğal tabanda çıplak ayak yürümek, yalnızca nostaljik bir his değil; bedeniniz üzerinde epey güçlü biyolojik ve fizyolojik tesirleri olan bir alışkanlık. Son yıllarda bilimsel araştırmalar, toprakla direkt temasın sıhhat üzerinde şaşırtan derecede olumlu tesirler yarattığını gösteriyor. Peki çıplak ayak yürüyünce bedende neler oluyor?
1. GERİLİM AZALIYOR
Toprakla direkt temas etmek, yani “earthing” yahut “grounding” olarak isimlendirilen hareket, kortizol (stres hormonu) düzeyini düşürüyor. Journal of Environmental and Public Health’te yayımlanan bir çalışmaya nazaran, yalınayak yürümek hudut sistemini dengeliyor ve parasempatik sistemi aktive ederek beyin üzerinde sakinleştirici bir tesir oluşturuyor.
2. KAN SİRKÜLASYONU VE GÜÇ DÜZEYİ ARTIYOR
Ayak tabanında yaklaşık 7.000 hudut ucu ve birçok refleks noktası bulunuyor. Bu noktaların doğal yerle uyarılması, kan dolanımını hızlandırıyor, bedenin güç akışını dengeliyor. Ayrıyeten kasların ve eklemlerin daha doğal bir halde çalışmasını sağlıyor.
3. AYAK KASLARI GÜÇLENİYOR
Yalınayak yürümek, ayakkabının sunduğu yapay dayanağı ortadan kaldırarak ayak ve bacak kaslarını doğal formda aktive ediyor. Bu da vakitle daha güzel bir duruş (postür) ve istikrar sağlıyor. Bilhassa düz taban ya da çökük ayak dayanıklısına sahip bireylerde güzelleşme gözlemlenebiliyor.
4. ELEKTRON ALIMI ILE ANTİOKSİDAN ETKİ
Toprak negatif yüklü özgür elektronlarla doludur. Beden, yalınayak yürüdüğünde bu elektronlarla temas ederek, hücrelerdeki oksidatif gerilimi azaltabilir. Bu da bağışıklık sisteminin güçlenmesine ve kronik inflamasyonun azalmasına katkıda bulunabilir.
5. UYKU KALİTESİNİ ARTIRIYOR
Grounding üzerine yapılan kimi küçük ölçekli klinik çalışmalarda, nizamlı olarak doğal tabanda yalınayak yürüyen bireylerin daha derin ve kaliteli uyku deneyimlediği görülmüştür. Bunun sebebi, melatonin hormonunun dengelenmesi olabilir.
PEKİ NEREDE VE NE KADAR YÜRÜMELİ?
Çim, toprak, kum üzere doğal yüzeyler tercih edilmeli.
Günlük 20-30 dakikalık yalınayak yürüyüşler bile fark yaratabilir.
Kirli ya da tehlikeli tabanlardan kaçınılmalı.
